Kütübü sitte döneminden sonra çok yaygınlaşan bir telif türü de Kırk Hadis derlemeleridir. Kırk hadisler, Kütübisitte’den ve diğer hadis kitaplarından bir konuya veya çeşitli konulara dair kırk hadisi bir araya getirmek suretiyle oluşturulmaktadır. Bu türün başlaması ve yaygınlaşmasında, kırk hadis ezberleyene Hz. Peygamber'in kıyamet gününde şefâat edeceği anlamında nakledilen bir rivayetin önemli payı vardır. Birçok hadis âlimi böyle bir müjdeye nail olmak için kırk hadis derlemesi yapmıştır.
Başka bir hadistede, Zeyd b. Sâbit (ra) şöyle dedi: Ben, Resulullah’ı şöyle buyururken işittim: “Benim sözümü işitip ezberledikten sonra onu bir başkasına ulaştırana kadar muhafaza eden kimsenin Allah yüzünü ağartsın. Kendisine bilgi ulaştırılan nice insan vardır ki o bilgiyi bizzat işiten kimseden daha iyi anlar ve korur. Nitekim bilgiye ulaşan pek çok kişi o bilgiyi kavrayıp anlayacak kapasiteye sahip değildir.” (Tirmizi, İlim, 7; Ayrıca bk. Ahmed b. Hanbel, Müsned, C 5, s. 183.)
Bu gelenek günümüzde hâlâ devam etmektedir. Sayısız örnekleri bulunan bu türün en meşhur çalışması, Türkçeye de birçok kimse tarafından tercüme edilmiş olan Nevevî’nin el-Erbaûn en-Neveviyye/Kırk Hadis isimli derlemesidir.
Birçok İmam Hatip Liselerinde yapıldığı gibi okulumuzda da bu gelenek devam etmektedir.
2015 yılından beri bu görevi yerine getiren Şuayb Yazıcı Hocamıza , jüri üyelerine, yarışmaya katkı sağlayan hocalarımıza ve yarışmaya katılan öğrencilerimize teşekkür ederiz.